KONUYU OKU
41. ÇOCUK EĞİTİMİ
Çocukların Eğitim Sürecinde Dikkate Alınması Gereken Noktalar

D) ÇOCUKLARIN EĞİTİM SÜRECİNDE DİKKATE ALINMASI GEREKEN NOKTALAR

 

1) İşlenecek bir maden veya toprağın nasıl özellikleri bilinmesi gerekiyorsa insan da o şekilde bilinerek eğitilmelidir.

 

2) Bu nedenle çocuk eğitimine;

a) Aile hayatında doğum öncesinden başlamalıdır.

Helal ve düzenli lokmaya, kültürel faaliyetlere, uyuşturucudan, alkolden, stresten ve gayrimeşru ilişkilerden kaçınmaya, zarar verici ilaçlar kullanmamaya ve darbe almamaya dikkat etmelidir.

b) Toplum hayatında ise kendini iyi yetiştirmiş büyükanne ve büyükbabanın bilgi ve tecrübelerinden yararlanmalıdır.  

c) Çünkü bu yaşlı insanlar kendilerini evde huzursuzluk, kavga ve bunalım çıkarmaya değil çocuklarını ve torunlarını ilim, iman, sabır, sevgi, şefkat ve ahlakta model olarak eğitmeye hazırlamalıdır. Enes bin Malik (r.a) " 10 yıl Hz. Peygamberin yanında hizmet ettim, bir kez bile beni azarlamadı. " hatırasını göz önüne alarak hareket etmelidirler.

 

3) Birçok ülke;

a) Geleceğini teminat altına almak ve kaliteli bir nesil yetiştirmek için adeta rekabet yarışı yapmaktadır.

b) Biz de geleceğin unsurları olan her bir çocuğu hafife almadan eğitmeliyiz.

c) Bunu başarmak için öncelikle her çocuğun ruh haritasını öğrenmeye çalışmalıyız. Bunlardan;

 

0 - 1 yaş arasındaki çocuklar;

Anneye güven duymak isterler.

1 yaşındaki çocuklar;

Yalnız kendisi ile ilgilenmesini isterler, henüz paylaşmayı bilmezler.

2 yaşındaki çocuklar;

Yaşıtlarına benzemek ve onlarla olmak isterler, eşyasını paylaşmazlar, istekleri bitmez ve isteklerinde ısrarcıdırlar.

3 yaşındaki çocuklar;

Ne zaman?, Neden?, Nasıl? Sorularını sorarlar, bencil ve empatik bir dönem başlamıştır.

4 yaşındaki çocuklar;

Kuralların nedenlerini bilmeseler de sık sık karşı gelirler, istekleri için bağırırlar, çağırırlar ancak doğru ve yanlışı öğrenmeye başlamışlardır.

5 yaşındaki çocuklar;

Emin ve uyumlu bir dönem olup anneye yardımcı olurlar ve bazen kendisine yeterlidirler.

6 yaşındaki çocuklar;

Kararsızlık, uyumsuzluk görülse de genellikle övgü beklerler. Birinci olmak isterler.

 

Genellikle 5 - 12 yaş arasındaki çocuklar;

a) Her türlü ekime elverişli bir tarla gibidir.

b) Oldukça edilgendir.

c) Bu dönem de kime hayran kalırsa onu taklit eder ve onunla özdeşim kurar.

d) Rızık için endişelenmez,

e) Hastalanınca Rabbine şikâyette bulunmaz,

f) Topluca yerler ve içerler,

g) Kavga yapsalar da kin tutmazlar,

h) Korkularını gözyaşı ile ifade ederler,

ı) Verilen görevi özveri ile yaparlar.

i) İletişim kurarlar,

j) Rekabete girerler,

k) Sorumluluğu öğrenirler,

l) Bazen grup liderliği isterler vs.

 

12 - 15 yaş arasındaki çocuklar;

a) Genellikle dışa dönük, biraz ürkek,

b) Konuşma ve şenliği ile dikkat çeken,

c) Güvenli bir yaşamı seven,

d) Ciddi ve dikkatli olmaya özen gösteren bir yapısı vardır.

e) Ayrıca canlı, enerjik,

f) İyimser, mutlu, güvenli,

g) Bazen kendini eleştiren,

h) Ailesine bağlı,

ı) Oyun ve arkadaş düşkünü bir görünüm arz etmektedir.

 

15 - 18 yaş arasındaki çocuklar;

a) Büyük bir çoğunluğunda bilmece dönemi başlar.

b) Özellikle çevresince anlaşılmak ve beğenilmek,

c) Gezmek istediğinde izin verilmesini,

d) Saygınlık sahibi olmayı ister,

e) Başardıkça mutlu ve uyumlu olur,

f) İşleri ters gittikçe, ihtiyaçları karşılanmadıkça uyumsuzluk baş gösterir ve ailesine muhalefet eder.

 

Çocuk gelişim döneminde sevebileceği ve özdeşim kurabileceği kimseyi;

a) Önce evinde arar,

b) Bulamazsa çevrede arar,

c) Burada da bulamazsa iyi veya kötü diye düşünmeden kendisine değer veren, ilgilenen kişilerin nüfuz alanına girer ki bu da tehlikeli bir yolculuktur.

 

Bu bunalımlı, fırtınalı dönemde;

a) Daima itirazcı, asi, hırçın, aceleci kişilik ve kimliğini tepkileriyle gösterir,

b) Evde huysuz ama dışarıda durgundur,

c) Sorumsuz, kendi başına buyruktur,

d) Alıngan ve karamsardır,

e) Bazen duygusallaşır ve ağlar, olayları abartır,

f) Çocuk gibi görülmesine kızar, küser, bazen gülünmeyecek şeye güler,

g) Sivilcelerinin, boyunun, sakalının, elinin, ayağının ve kulağının eleştirilmesini sorun eder,

h) El - yüz yıkama ve banyoyu pek sevmemesine rağmen süslenmeye çok düşkündür,

ı) Ders çalış denmesine kızar ve dersten çok gezmeyi ister,

i) Her şeye boş verir,

j) Uyumsuz giyinir,

j) Zaman zaman tırnak yer,        

l) Yemede obur, zaman, para ve kıyafette israfkardır

m) Dikkatsizlik ve sakarlık yapar, eleştirildikçe bu özelliği artar,

n) Kambur oturur, hantal bir görünüm arz eder,

o) Bazen öğünür, ukala ve kabadayıdır,

ö) Sesli konuşur ve kaideleri küçümser,

p) İşlerini özellikle tek başına bazen de beraber yapmak ister,

r) Bazen kompleks duyar, kardeşine bile birden vurabilir,

s) Konuşulanları yanlış anlar ve aniden parlar, bağırarak küstahça konuşur,

ş) Sürekli hayat ve bazen çevresi ile bir savaşım içinde olduğundan zaman zaman öfkelenir, tepki gördükçe küser, saldırganlaşır ve cinnet getirir,

y) Ani bir çelişkide gerilimi ve muhalefeti ile kendini kanıtlamaya çalışır,

u) Zaman zaman gelecek kaygısı onu rahatsız eder,

ü) Bazen arkadaşları için kendini feda edebilir,

v) Bu durumda onu utandırma, küçümseme ve ona karşı gelme, onu daha da gerginleştirir ve saldırganlaştırır,

y) Bazılarında başıboşluk ve entel bir yön oluşur,

z) Az da olsa aile bağları gevşeyebilir, köksüz bir ağaç gibi sallanır durur vs.

 

Bu nedenlerden dolayı bu psikososyal yapıyı tanımak ve başıboş bırakmamak çok önem taşımaktadır;

a) 16 - 17 yaşından sonra zekiyse olgunlaşmaya, fırtınalı denizden dışarı çıkmaya başlar,

b) İstikbal endişesinin iyice artmasından dolayı daha çok bunalıma itmemek için ezici eleştiri, baskı ve dayakla yaklaşılmamalı, 

c) Anlayışlı, sıcakkanlı, sevgi ve şefkatle yaklaşılmalıdır. Çünkü gençlik tren gibi rayında doğru gider, doğru yoldan ayrıldı mı bataklığa yuvarlanır.