KONUYU OKU
15. İLME TEŞVİK
Cehaletin Kötülüğü

İLME TEŞVİKİNİN ARKA PLANI

 

A) CEHALETİN KÖTÜLÜĞÜ VE TERK EDİLMESİNİN GEREĞİ

 

1) Cehalet ve tembellik;

      a) Öyle bir yol ki yöneleni rezil ve zelil eder,

      b) Bir müzmin hastalık ve sefilliktir,

      c) Öyle bir karanlık ki ışığın sönmesiyle beraber oluşan karanlık gibi ilmin olmadığı yeri de hemen cehalet kaplar,

      d) Öyle bir binek ki her bineni gözden düşürür ve sefalet gecikmeden ona ulaşır.

      e) Sahibini en kalabalıkta bile yalnızlaştırır hatta öz yurdunda bile gurbet hayatı yaşatır.

      f) Çevresine sürekli yük ve muhtaç olmaktan kurtulamaz.

 

2) Cehalet ve tembellik;

      a) Talihsizliğe talip olmadır, çünkü herkes ilerlerken cehalet ise sürekli geriletir.

      b) Kendine yapılan bir iyiliği bile yanlış yorumlatarak koca bir ömrü heder eder.

      c) İnsanın elini, ayağını ve kalbini çer çöp gibi yaralar ve kusurları ve acıları büyütür.

      d) Öyle bir mahlûk ki köpek gibi ısırdıkça ve yılan gibi zehirledikçe haz alır.

      e) Cehalet çok israfkar, çok masraflı ve de çok yorucu bir cehennem yolculuğudur.

 

3) Cahil;

      a) Olayları sebep ve sonuçları ile yorumlamayı bilmediği için en küçük olayda bile boş teneke gibi gürültü çıkarır ve olayların önünde kağıt gibi yuvarlanır,

      b) Nereye gitse yük olur ve yorgunluk verir ama bir türlü anlamaz, anlasa da anlamaz gibi görünür, çünkü çok egoist, çok alıngan, çok çabuk kırılan ama uyarılınca affetmeyen bir yapısı vardır.

      c) Çevresinin kovmak istediği veya zor katlandığı çevreyi insana dar getiren bir kişidir,

      d) Kendisine bile düşmandır, bu nedenle istese de kimseye dost olamaz,

      e) Kafası karanlık, dili de zehirli olduğundan hoş bir sohbet yapılamaz çünkü her an kaba ve küfürlü vs. konuşarak incitebilir,

      f) İyilik yapmak isterken zarar verebilir, bu nedenle aradaki mesafeyi korumalıdır yoksa hiç gelişmeyen bir cahille gezen itibarını da iki paralık eder,

      g) Kendi seviyesini bilmediği gibi bilmediğini de kabullenmez ayrıca çevresindekilerin de seviyesini ve kıymetini bilmez, bunalımdan da kurtulamaz ve karamsarlık dağıtır.

      h) İman ile küfürü birbirine karıştırdığı için yaratana şükretmesi gerekirken nankörlük bile yapar,

      ı) Kendi bölgesinde hata üstüne hata yaparak bazen kusurları ile öğünerek zamanla dostsuz kalarak hiç olur, çünkü ilimsiz bir beyin kurumuş bir ottan veya çürümekte olan ağaçtan farksızdır.

      i) Cahilin en tehlikelisi, her şeyi bildiğini iddia eder ve ağlanacak haline bile güler ki bu tip insanlarla polemiğe girmemeli çünkü ne zaman ne söyleyeceği ve ne yapacağı belli değildir.

 

4) Kronikleşmiş inkâr ve cehalet; yağmurlu, karanlıkta ve engebeli bir ovada yapılan bir yolculuğa benzer. Bir arazide en küçük bir ışık bile yolu aydınlatırken bunları zor aydınlatır. Bunları kıymetli bir koltuğa oturtsak bile kurbağa gibi her an çamura veya karanlığa sıçrarlar.

 

5) Eski Yunan’ dan beri her toplumsal kriz veya siyasi değişimde hep düşünürler veya bilim adamları zarar görürken uluslar arası cahiliye de buna karşı sıradan bir sporculuk ve müzisyenlik bile itibar görmüştür. Bu yaklaşım zaman zaman bilimsel çalışmaların ve okuma alışkanlıklarının önünü kesmiştir ki bu durumda cehaletin ekmeğine yağ sürmüştür.

 

6) En üstün teknolojinin bile bazen zevk, eğlence ve cehaletin emrinde olması çok büyük bir talihsizliktir. Çünkü iman ve ahlakı hesaba katmayan eğitim ve öğretim Hiroşima’ ya atılan atom bombası gibi hep vahşet getirmiştir.

 

7) Cehalete düşmemek için aklı iyi kullanarak beslendiği şeye tapan inekperest cahil bir çoğunluğa değil vahye uymalıdır. Çünkü;

      a) Enam 116 / 141 - Eğer yeryüzündeki insanların çoğuna uyacak olursan seni Allah yolundan saptırırlar...

      b) Bakara 206 / 31 - Ona Allah’ tan kork dendiği zaman cahiliyet duygusu, izzeti onu günah işlemeye götürür. İşte buna cehennem kâfidir ve o cehennem ne kötü yataktır.

 

Not: Burada örnek bir cahil ve cehalet analizi yapılmaktadır. Bu uçuruma düşülmemesi için tasvir edilmektedir yoksa kimse horlanmamaktadır. Çünkü insana horlanmak kadar ağır gelen başka bir şey yoktur. Çünkü cehalet cahili hiç ederken âlimin ilmi ise onu yüceltmektedir. Bu güzelliğe rağmen okumamak aklı ve gözü bir nevi iptal etmektir.

 

8) Eski cahiliye de sadece kızlar toprağa gömülürlerdi, günümüz cahiliyesin de ise hem kızlar hem de erkekler sömürünün ve hayâsızlığın bataklığına gömülmektedir. Hâlbuki Bakara 104 ‘e baktığımızda İsrail oğulları gibi bilgi ve amelden uzaklaşıp sürekli cahilleşerek sürüleşmeyi yasakladığını görürüz.

 

9) Cahil kalmanın nedenleri;

      a) Bazı toplumlardaki batıl ve katı gelenekleri ve çarpık eğitim sistemi,

      b) Bazı insanlardaki aşırı para kazanma hırsı ve mizacı,

      c) Bazı kurumların karın tokluğuna çalıştırarak eğitim ve öğretimine zaman bırakmama,

      d) Modern cahiliyeden geçinen çağdaş firavun ve sömürücü Karun’ ların oyalaması,

      e) Sistemlerin her türlü imkânlarına rağmen hayat standartlarını düşürmesi ve insanını sefalete ve cehalete itmesi,

      f) Bazı insanların mizacı, gururu, bilmediklerini sormaya utanması, eksik ve yanlış bilgileri, bazen de şartlandırılmış toplum ve tarih bilgisi insanın önünü kesmektedir.